İlgili Sonuçlar

• telli (adj.)
  مقوى بالأسلاك
  daha fazlası ...
• kule (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• şato (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• takımyıldız (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• geçim (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• kale (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• burç (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• alamet (n.)
  برج
  daha fazlası ...
• mavna
  البُرْج
  daha fazlası ...
• ikizkenar
  بُرْجُ التَّوْأَمَان
  daha fazlası ...
• koç
  بُرْجُ الحَملِ
  daha fazlası ...
• kova burcu
  بُرْجُ الدَّلْو
  daha fazlası ...
• saat kulesi
  بُرْجُ السَّاعَة
  daha fazlası ...
• yengeç burcu
  بُرْجُ السَّرَطَان
  daha fazlası ...
• tank kulesi
  برج الدبابة
  daha fazlası ...
• yay burcu
  بُرْجُ القَوْسِ
  daha fazlası ...
• gözetleme kulesi
  برج المراقبة
  daha fazlası ...
• gam
  بَرَّج النَّغَم
  daha fazlası ...
• boğa burcu
  برج الثَّوْر
  daha fazlası ...
• güvercinlik (n.)
  برج الحمام
  daha fazlası ...
• güvercinlik (n.)
  برج حمام
  daha fazlası ...
• kartal (n.)
  برج العقاب
  daha fazlası ...
• zindan (n.)
  برج محصن
  daha fazlası ...
• kanser (n.)
  برج السرطان
  daha fazlası ...
• geçim (n.)
  برج محصن
  daha fazlası ...
• donanım (n.)
  برج لحفر آبار البترول
  daha fazlası ...

örneklerde

• Hayır. Benim yerim bu sütundur.
  لا ، هو مكاني هنا في برج الأسلاك
• Şimdi gidin. Sizinle sütunda buluşuruz, umarım.
  اذهب الآن ،سألقاكم عند برج الأسلاك ، كما آمل
• Merkezi sütun ve kristalleri ele geçirdi... ...ve şimdi de komutasındaki Sleestak ordusuyla... ...uzay ve zamanı aşarak hücum etmeyi planlıyor.
  اخذ معه مركز برج الأسلاك والبلورات والآن يخطط لقيادة جيشه من سليستاك عبر بوابة الزمان والمكان